İç mimaride ve dekorasyonda tablolar beklenmedik farklar yaratabilir. Peki tablolarla dekorasyonun birbiriyle mükemmel uyumu nasıl olacak? Seçtiğimiz resmin temasından renk tonlarına, boyutlarından çerçevesine kadar pek çok unsur önemli.
Ama önce mekanın yerini ve tarzını belirleyelim; burası bir kafeterya mı? Öyle olsun. Karma bir tarzda mı dekore edilmiş? O zaman tablolarımızda seçeneğimiz daha geniş. Enerjisi yüksek, dinamik, yaşamla ilgili spot mesajlar veren büyük resimler tercih edilebilir. Ama klasik bir mekandan söz ediyorsak, tablolarımızın mekanın rengine ve dokusuna uygunluğunu gözetmeliyiz. Modern tarzda döşenmiş bir mekan, farklı sanatsal akımlardan etkilenen ressamların eserleri için uygun. Art deco için kübik resimler, country bir dekorasyona sahip mekanlar için doğa ve yaşam kesitlerini içeren tablolar kullanılabilir.
Mekanla, kullanılan tabloların tarzını birleştirmek ana fikir olmalı. Mekanın büyüklüğü, kullanılacak tablo sayısına, tabloların büyüklüğüne etki eder. Fazla geniş olmayan alanlarda çok büyük tabloları kullanmak rahatsız edici olabildiği gibi, çok geniş alanlarda az sayıda ve görece küçük tablolar kullanmakta istenilen olumlu etkiyi yaratmaz. Karakalem tablo, yağlıboya tablo, suluboya tablo, gravür gibi birbirinden farklı tekniklerde yapılan resimler, mekanın doğasıyla ve genel rengiyle uyum sağlayabildiği ölçüde etki sağlar.
Kullanacağımız resimlerin birbirini tamamlayabilmesi için teknik, tema ve dönem olarak bir olmaları, ayrıca lokal spot aydınlatmalarla vurgulanmaları da önem taşıyor. Tüm bunların bir araya gelmesiyle oluşacak olan tarz, zamanla farklı koleksiyonlarla mekanlarımızı daha göz alıcı hale getirme isteğimizi de pekiştirecektir.
Ev dekorasyonunda kullanılacak olan dekoratif resimler için galerimizi tıklayabilirsiniz.